süper lig'de 15. hafta

Beşiktaş - Aytemiz Alanyaspor: Maşallah dediğimiz 3 hafta yaşamıyor. Yine Beşiktaş'ın temposunu bulamadığı bir maç. Bu deplasman sıkıntısını nasıl aşacaklar. tabi ki yetenekli bir forvetle. Güven sert deplasmanlarda etki edebilir mi soru işareti. Dorukhan'ı yine de beğendim. Mustafa Pektemek'e de tempo katıyor diyorduk. Katmayınca da çekilmez hatta sinir bozucu oluyor. Maçta sıkıcı bir maç oldu zaten.

Sivasspor - Göztepe: Göztepe yine mağlup. Göztepe hakkında daha detaylı bir değerlendirme yazısı yazacağım için burada sadece şunu diyeceğim, bu seneki en iyi transferlerini birkaç saat önce yaptılar. Kemal Özdeş ile anlaştılar. Bayram Bektaş iyi niyetli ve karakterli bir teknik direktör olsa da olmadı. Umarız başka bir takımda başarılı olur. Kemal Özdeş ise Göztepe'de Kasımpaşa'da yaptıklarını yaparsa efsane olur.

Sivasspor'da Tamer Tuna gittikten sonra kendini toparladı. Hakan Keleş ile çıkışa geçtiler. Emre Kılınç'ın performansı çok iyi. Takip edilecek takımlar arasına giriyor yavaş yavaş.

Trabzonspor - Konyaspor: Trabzonspor Burak ve Onur kadrodışı kaldıktan sonra karakterini buldu. Şampiyon olmaları zor olsa da ligi çok iyi bir yerde bitirebilirler. Kaleci Uğurcan şu zamana kadar başarılı. Hüseyin Türkmen için yorum yapmak için birkaç maç daha beklemek gerekir. Abdulkadir takımı taşımaya başladı. Yusuf bir maç fark yaratırken diğer maç çok silik oynuyor. Performansını sürekli maximuma çekse Trabzon için de şampiyonluk beklentilerini telaffuz edebiliriz. Aslında şu kadro Trabzon'un nereye geleceğini Yusuf belirleyecek gibi. Çok üst düzey yetenekleri var. Lig sonuna kadar her maç en üst düzeyinde oynasın şampiyon olabilir Trabzonspor. Sosa takıma abilik yapmaya başladı. Sosa'da oynadığı zaman çok keyif veren bir topçu. Trabzon takip edilecekler listesinde en üst sırayı aldı.

Konyaspor ise berbat oynadıkları bir maç sonrası hakeme yükleniyorlar. Tamam herkes hakkını istesin de bu rezil futbolu ne yapacağız. Konyaspor'u izleyen taraftarın hakkı yok mu? Berrrbat bir maç çıkardılar.

Galatasaray - Rizespor : Galatasaray ikinci kez 2-0'dan 2-2'ye gelmesine izin verdi maçın. Sakatlık çok cezalılar var tamam da 2-0 öne geçmişsin daha da fazlasını atabilecek pozisyondasın. Sen Galatasaray'sın, karşındaki takım sonuncu. Maçın ortaya gelmesi normal mi? Yedekteki genç çocuklar oynasaydı o maçı oraya getirtmezdi. Ozan Kabak'a ayrı parantez açalım. Şu andaki performansı bile ligin en iyi savunma oyuncusu olmaya yeter. Varane'nin Real Madrid'teki ilk zamanları gibi. Fiziksel olarak mükemmel. Maçta da 2 tane karşı karşıya kalabilecek pozisyonu engelledi. 90. dakika da bile tam performansla oynadı.  Milli takımda da Çağlar'ın yanındaki stoper Ozan olmalı.

Rize'de Aminu değişik işler yapıyor. Aslında Rize'nin takımı düşmeye oynayacak bir takım da değil ama uyumsuz. Aminu'da yıllardır ligde ve kademe atlayamamış oyunculardan. Ben Rize'de Samudio'yu çok seviyorum çokta güzel bir gol attı. Umarım daha da atar.

Bursaspor - Antalyaspor: Samet hoca gençleri oynatacam diye fazla kasıyor. Akhisar maçında Burak Kapacak'ı oynatacam diye Tunay'ın false nine oynadığı bir kadroyla çıktı ve 2-0 geri düştü. Sonra kadroyu düzeltince 4-2 oldu. Bu maçta da cezalı Aytaç yerine Ramazan Keskin'i oynattı. İlk yarı Bursaspor 3 pas üst üste yapamadı. Tabi Antalyaspor gibi sinsi bir takım direk 2-0 yaptı skoru. İkinci yarı Ramazan'ı çıkardı, Saivet'i geri çekti, Tunay ortaya, Lima sağa geçti. Bursaspor hücum yapabilmeye başladı ama Antalyaspor Akhisar değil tabi gol atmak zor. Maçı 2-0 bitirdiler. Bursaspor kazansaydı çok iyi olacaktı ama olsun. Zaten Bursaspor'un bu seneki hedefi 8-12. sıra aralığı bence. Oyunculara ve teknik ekibe bu sene fazla stres koymanın anlamı yok. İlk 11'in 9'u geçen sene bu takımda değildi. Bu sene yapılanmaya devam.

Antalyaspor ise çok değişik bir takım. Tam anlamıyla sinsiler. Nasıl gol attıkları belli değil aradan sallıyorlar bir tane sonra çöz çözebilirsen. Şu anda çok moralliler bu yüzden tempoları devam ediyor. Sezon içinde mutlaka bir stres testine maruz kalacaklardır. Üst üste mağlubiyet puan kayıpları olacaktır. Takımın disiplin ve karakterini o zaman görmek lazım. Şu anda Başakşehir ile birlikte ligin en disiplinli takımı gibiler. Ama oynadıkları futbol hakikaten sıkıcı. İzlemesi pek keyif vermiyor.

Erzurumspor- Evkur Yeni Malatya: Erzurum kalitesi çok düşük bir kadroyla iyi iş çıkartıyor ama yetmiyor bazen. Mehmet Özdilek'i tebrik etmek lazım. Erzurumspor'u direk düşecek takımdan düşmemeye oynayan takım seviyesine çıkardı. Transfer dönemi açıldığında birkaç kaliteli ayak Erzurum'un çehresini değiştirebilir. Malatya maçında öne de geçtiler ama tutamadılar maçı.

Malatyaspor bu maçı kazandı ama Guilherme olmadığında onlar da çok sıradanlaşıyorlar. Erol Bulut hocası Abdullah Avcı gibi disiplinli bir takım kurmuş. Maçtan düşmüyorlar ama Malatyaspor'da da fark yaratan oyuncu Guilherme.

Akhisarspor - Fenerbahçe: Akhisarspor'a 3-0 yenildi. Akhisar'a 3-0 yenildi. Akhisar'a. Şu anda ligde 16. durumda. Düşme potasına girdi ve maalesef oynadığı futbol düşmeyi hak eden bir futbol. Akhisar'dan değil Fenerbahçe'den bahsediyoruz. Ali Koç başkan böyle bir lekeyle anılmak istemezsin değil mi? Elini çabuk tut yoksa Koç ailesinin Yıldırım Demirören'i olarak anılacaksın. Transfer dönemi artık ne lazımsa. İstersen bu 30 oyuncuyu paf takıma yolla yeni bir 30 oyuncu getir ne yaparsan yap ama bu rezilliğe bir son ver.

Akhisarspor içinse düşmenin hala en büyük adaylarından. Fenerbahçe galibiyeti kandırmasın.

Kasımpaşa - Kayserispor: Kasımpaşa iki penaltı kaçırdı, Kayserispor penaltıdan golü buldu. Maçın özeti bu aslında. Trezeguet penaltıda nasıl asıldıysa artık direkten dönen top kontraatak başlattı ve 2. golü yediler. Sonrasında yine kontra 3-0.  Kasımpaşa maça takım olarak cenabet çıkmış, kaleyi tutturamadılar. Skora aldanmayın, Kasımpaşa içinden geçti Kayseri'nin. Nitekim olmayınca olmuyor. Oradan vurdular, buradan vurdular, kafayla vurdular, ortadan geldiler, olmadı olmadı. Mustafa Denizli bu maçta Pavelka'yı defansın önüne çekti. Jorginho'nun Chelsea'de oynadığı gibi. Olmadı tabi. Sadiku ileride sıçtı. Ayrıca Tarkan bu maçta çok kötüydü. Adamın ayakları gitmiyordu resmen. Ayıp etti.

Penaltılara gelince artık haklı haksız bilmiyorum ama ligde daha fazla çalınır oldu VAR ile birlikte. Bence daha da fazla çalınsın. Basketboldaki serbest atış gibi olsun. Bari golü yiyen takım eğer oyunu karşı ceza alanına yığabilirse penaltı alabileceğini bilsin. Kendi cezasahasına çekilen takım da rakip oralarda dolanırken rahatlıkla penaltı olacağını bilsin. Böylece iki takımda daha hücumcu oynayacaktır.

Başakşehiri izlemedim ama Ankaragücü'nü rahat geçmiş gibi görünüyor. 65% ile topla oynamışlar.


Yorumlar