Kulüplerin çetrefilli ekonomik durumları ve Süper lig'in şahsına özgü dengesizliği sebebiyle transfer sezonu olması gerekenden daha saçma ve hareketli geçti. Fakat bu sefer farklı dengeler söz konusu. Genel eğilim olarak takımlar ellerindeki maliyeti oyuncuları çıkarıp daha maliyeti düşük oyunculara yönelmeye çalıştılar. Bu tip yapılanmanın en iyi örnekleri Trabzonspor ve Bursaspor oldu. İkisinin de transfer tahtası kapalı olduğu için transfer yapmadılar. Trabzonspor elinden Burak ve Kucka'yı çıkardı ve ciddi bir maaş yükünden kurtuldu. Onazi'nin sakatlığı sebebiyle o bölgede ciddi sıkıntılar çekseler de sezonu böyle bitirmeye karar verdiler ve en doğrusunu yaptılar. Ahmet Ağaoğlu da zaten önümüzdeki 3 sezon boyunca şampiyonluk yarışında olmayacaklarını ve yapılanmaya gideceklerini belirtmişti. Bu süre zarfında Ahmet Ağaoğlu strese bağlı uykusuzluk ve yorgunluk sebebi ile hastanelik oldu. Bunu gören Mustafa Cengiz durur mu o da hastanelik. Güzel PR hareketleri bunlar :)
Trabzonspor dediğimiz gibi iyi yolda. Bursaspor'da bir diğer çok disiplinli bir mali politika uygulayan kulüplerden. Onların da ciddi anlamda hücum gücüne ihtiyacı var fakat transfer dönemini boş geçtiler. Zaten uzun dönemli bir planlama için kış transfer sezonunda transfer yapmak mantıklı değil. Elden çıkartılmak istenen oyuncuları transfer edebilirsiniz ya da olması gerekenin üzerinde maliyet gelir. Bursaspor'un bu sene transfer yapmasına hiç gerek yoktu, yapmadılar da. Bu sene Bursa küme düşer mi? Hayır. Bu sene Bursa Avrupa'ya gider mi? hayır. O zaman gereksiz bir harcamanın anlamı yok. Önceki yazımda da belirttiğim üzere Bursaspor iyi bir iskelet yakalamak üzere. İlk 11'e 6-7 adam oturtmuş. Sadece hücum hattı oturmadı. Onu da yaz transfer döneminde daha makul adamlarla kapatabilir. Sakho, Saivet, Tunay, Lima gibi adamlar kiralık. Maliyetli Ekoko'nun sözleşmesi bitiyor. Yazın 3 adam daha oturtsalar çok tatlı bir takım olurlar.
Transfer sezonunun en hareketli takımlarından biri Kasımpaşa idi. Kasımpaşa bu transfer sezonunun ardından avrupa ligine gitme ihtimalini sildi. Diagne'yi 10+3 milyon euro'ya Galatasaray'a yolladılar. Yerine Tobias Heinz, Azad Toptik ve Hajradinovic'i bonservisi ile Scuffet, Perica, Karim Hafez'i kiralık olarak kadrosuna kattılar. Burada ilginç bir transfer oldu arada. Eduok'u Erzurum'a gönderdiler. Nasıl bir süreç oldu bilmiyorum ama 400bin euro için Eduok gönderilmezdi. Sonuç olarak Kasımpaşa kadroyu yeniden bir düzenledi. Transferlerin yerini bulması ve bu oyunculara göre yeni bir sistem oluşturulması zaman alacaktır. Zaten Mustafa Denizli Kemal Özdeş'in kurduğu sistemi değiştirmeye başlamıştı. Şu anda Özdeş Kasımpaşa'sından pek birşey kalmadı. Bu saatten sonra bu takım günahıyla sevabıyla Mustafa Denizli'nin. Kasımpaşa Diagne'yi satıp bu kadar transfer yaparken ellerinde 5 milyon euro daha transfer geliri kaldı. Şunu unutmamak lazım. Kasımpaşa Trezeguet'i Diagne'yi kadroya katarken 10'a yakın oyuncu getirdi ve bunlar başarı sağladı. O kadro da Bernard Mensah vardı Murillo vardı falan vardı filan vardı. Çok oyuncu deneyebilir ve içlerinden yine iyi olanları parlatabilir. Şimdi de 4-5 adam deniyorlar biri tutsa başarı zaten.
Göztepe en iyi transferini Kemal Özdeş'i başa getirerek yaptı. Şu anda başarılı sonuçlar alamıyor olabilir ama Kemal Özdeş'in Kasımpaşa'daki uzun soluklu başarısı ciddi bir referans. Göztepe'nin elinde çok sevimsiz bir kadro var. 30 yaş civarında çok adam var. İsimleri güzel ama tempoları sıkıntılı oyuncular. Kalede Beto, savunma Titi, Reis, ortasahada Castro, Borges, hücumda Yasin ve Jerome. Bu adamlar 30'lu yaşlarını devirmişler. Neyi kanıtlayacaklar. Diagne hayatının ilk büyük kontratını arıyordu. Trezeguet 24 yaşında kendini kanıtlamaya çalışıyor. Bir takımda muhakkak tecrübeli oyuncu olur ama takımın iskeletini yaşlı oyuncular üzerine kuramazsınız. Takımın temposu çok düşer. Bu transfer döneminde sol bek'e Lumor Agbenyenu'yu kiraladılar. Ellerinde hiç sol bek yoktu. Bir de Serdar Gürler'i kiraladılar. Bu ikisi fena transfer değil fakat Göztepe'nin aradığı bu değil. Göztepe önce bir oyun karakteri bulmalı. Göztepe ne oynar, nasıl oynar. Kimin rolü ne. Bunları oturtmalı ve eldeki ıskartaların hepsinden kurtulmalı. Şuursuzca transfer yapmanın da anlamı yok. Göztepe için 18-19 sezonu gitti. Belki kupada bir başarı sağlarlar. Şu an için 19-20 sezonu içinde hedef koyacak bir takım iskeleti yok. Kemal Özdeş'in kalitesinden eminim ama belki de transfer komitesi, scouting bölümüne daha çok yatırım yapmalı. Çünkü şu ana kadar yaptıkları transferlerde bir başarı söz konusu değil. Mehmet Sepil çok profesyonel bir iş adamı. Buradaki yönetimsel eksikliği görüyordur. Eğer hobi olarak kulüp başkanlığı yapıyorsa Göztepe'ye yazık ediyor. Muhakkak profesyonel yönetim kadrosunu oluşturup makina gibi bir sistem takımı kurmalı.
Yeni Malatyaspor ise hareketli bir transfer dönemi geçiren takımlardan. Transferlere geçmeden garip bir olaydan bahsedeyim. Erol Bulut'un istifa kararı ve istifasını geri alması. Tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz ama garip bir durum var ortada. İlk yarıyı çok başarılı geçmiş bir takım. Hatta her anlamda ligin en büyük süprizi olmuş bir takım. İyi transferler yapılmış. Mali açıdan çok başarılı hamleler yapılmış. Sahaiçinde iyi futbol var. Erol Bulut parmakla gösteriliyor. Adil Gevrek herkesin övgüsünü alıyor ve bu mükemmel tabloda bir anda Erol Bulut istifa ettim diyor. Bu çok ilginç bir olay. Yine ne oldu ne bitti bilmiyoruz ama bu olayın ne kadar saçma ve amatör olduğunu görebiliyoruz. Erol Bulut kariyerinin ilk yılında. Neden böyle bir aksiyon alıyor? Yönetim ile anlaşmazlıkların olabilir ama çocuk gibi yarı dönemde istifa ettim ne demek? Çocuk oyunumu bu. Kulüp yöneticisi olsam bu benim için bir kriterdir. Anlaşamadığımız noktada istifa ettim. Ben yatırımımı sana neden emanet edeyim ki. Şu aşamada Erol Bulut'tan ne olursa olsun sezonu sorun çıkarmadan bitirmesini beklerdim. Benzer süreç Tamer Tuna'da olmuştu. Göztepe ile sezon sonunda anlaşmayıp Sivas'a gitti. Sonuçları da gördük. Öyle takım değiştiririm, teklifler geliyor işleri çetrefilli işler. Bir bakmışsın Yılmaz Vural, Mesut Bakkal olmuşsun. Kurduğun takıma sahip çık ve insanları idare et.
Transferlere gelirsek Malatya Sadık'ı Fenerbahçe'ye gönderdi karşılığında Yiğithan'ı bonservisi ile Barış'ı da kiralık getirdi ve 750bin euro para aldı. Sadık'ın kontratı sene sonu bitiyordu. Bu Malatyaspor için mükemmel bir transfer oldu aslında. Boutaib'i de 1.5 milyon euro'ya Mısır'a yolladılar. Bunlar güzel transferler. Mustafa Akbaş'ı bonservissiz savunmaya getirmiş, Robin Yalçın savunma/ortasaha bu da iyi transfer. Bifouma bonservissiz gelmiş ve Kamara kiralık gelmiş. Hücum hattında Guilherme, Aleksic, Adem Büyük, Eren Tozlu, Ömer Şişmanoğlu, Dia, Perreira, Barış Alıcı, Bifouma ve Kamara var. Şimdi bu oyunculardan bazılarının hiç katkı sağlamadığını veya kötü oyuncu olduğunu iddia edebilirsiniz ama bu oyunculara maaş ödediğiniz gerçeğini değiştirmiyor. Şu anda Malatyaspor'da ileri 4'lü pozisyonu için 10 adam var. Guilherme ve Aleksic banko oynuyor. Adem'i kestin Bifouma'yı koydun forvete de Kamarayı koydun. O zaman geri kalan 6 adama neden ihtiyaç var. Ömer'den katkı almayacaksan niye ilk baştan takıma alıyorsun. Barış'ı oynatmayacaksan niye kiraladın? Şampiyonluk adayı olmayan takımların geniş kadrolar kurması lüks açıkçası. Daha disiplinli bir kadro yapılanması gerekiyor. 4 pozisyon için maximum ama maximum 8 adam. En iyi senaryoda da 6 adam gerekiyor. İdeali de 7 adam. forveti 1 adamla yedekle. forvet arkası 3'lüyü 2 adamla yedekle.
Yine de adam fazlalığını eleştirsem de Yeni Malatyaspor transfer sürecini iyi geçen takımlar arasında. Kadro sürekliliği konusunda sıkıntıları mevcut. Guilherme bu sezon kiralık. Aleksic 1 sezon daha burada. Oyuncu yaş ortalamaları yüksek ama takım olmayı başarabilmiş bir takım var. Eğer Erol Bulut ile uyum içinde devam ederlerse ve mali durumlarına dikkat ederlerse ligde uzun soluklu ve başarılı bir takım olarak var olabilirler. Son olarak takım seyirci ortalaması düşük. Demek ki Malatya halkı bu kadar başarılı bir takımı hak etmiyor. Erzurumspor -20 derecede stadı doldururken, Sakaryaspor, Kocaelispor 2. ligde, 3. ligde stadlarını doldururken Malatya süperlig 3.sü olduğu yerde stadı dolduramıyor. O zaman da konuştuğumuz hiçbirşeyin anlamı yok. Taraftar desteği yoksa süreklilik zaten olmaz.
Trabzonspor dediğimiz gibi iyi yolda. Bursaspor'da bir diğer çok disiplinli bir mali politika uygulayan kulüplerden. Onların da ciddi anlamda hücum gücüne ihtiyacı var fakat transfer dönemini boş geçtiler. Zaten uzun dönemli bir planlama için kış transfer sezonunda transfer yapmak mantıklı değil. Elden çıkartılmak istenen oyuncuları transfer edebilirsiniz ya da olması gerekenin üzerinde maliyet gelir. Bursaspor'un bu sene transfer yapmasına hiç gerek yoktu, yapmadılar da. Bu sene Bursa küme düşer mi? Hayır. Bu sene Bursa Avrupa'ya gider mi? hayır. O zaman gereksiz bir harcamanın anlamı yok. Önceki yazımda da belirttiğim üzere Bursaspor iyi bir iskelet yakalamak üzere. İlk 11'e 6-7 adam oturtmuş. Sadece hücum hattı oturmadı. Onu da yaz transfer döneminde daha makul adamlarla kapatabilir. Sakho, Saivet, Tunay, Lima gibi adamlar kiralık. Maliyetli Ekoko'nun sözleşmesi bitiyor. Yazın 3 adam daha oturtsalar çok tatlı bir takım olurlar.
Transfer sezonunun en hareketli takımlarından biri Kasımpaşa idi. Kasımpaşa bu transfer sezonunun ardından avrupa ligine gitme ihtimalini sildi. Diagne'yi 10+3 milyon euro'ya Galatasaray'a yolladılar. Yerine Tobias Heinz, Azad Toptik ve Hajradinovic'i bonservisi ile Scuffet, Perica, Karim Hafez'i kiralık olarak kadrosuna kattılar. Burada ilginç bir transfer oldu arada. Eduok'u Erzurum'a gönderdiler. Nasıl bir süreç oldu bilmiyorum ama 400bin euro için Eduok gönderilmezdi. Sonuç olarak Kasımpaşa kadroyu yeniden bir düzenledi. Transferlerin yerini bulması ve bu oyunculara göre yeni bir sistem oluşturulması zaman alacaktır. Zaten Mustafa Denizli Kemal Özdeş'in kurduğu sistemi değiştirmeye başlamıştı. Şu anda Özdeş Kasımpaşa'sından pek birşey kalmadı. Bu saatten sonra bu takım günahıyla sevabıyla Mustafa Denizli'nin. Kasımpaşa Diagne'yi satıp bu kadar transfer yaparken ellerinde 5 milyon euro daha transfer geliri kaldı. Şunu unutmamak lazım. Kasımpaşa Trezeguet'i Diagne'yi kadroya katarken 10'a yakın oyuncu getirdi ve bunlar başarı sağladı. O kadro da Bernard Mensah vardı Murillo vardı falan vardı filan vardı. Çok oyuncu deneyebilir ve içlerinden yine iyi olanları parlatabilir. Şimdi de 4-5 adam deniyorlar biri tutsa başarı zaten.
Göztepe en iyi transferini Kemal Özdeş'i başa getirerek yaptı. Şu anda başarılı sonuçlar alamıyor olabilir ama Kemal Özdeş'in Kasımpaşa'daki uzun soluklu başarısı ciddi bir referans. Göztepe'nin elinde çok sevimsiz bir kadro var. 30 yaş civarında çok adam var. İsimleri güzel ama tempoları sıkıntılı oyuncular. Kalede Beto, savunma Titi, Reis, ortasahada Castro, Borges, hücumda Yasin ve Jerome. Bu adamlar 30'lu yaşlarını devirmişler. Neyi kanıtlayacaklar. Diagne hayatının ilk büyük kontratını arıyordu. Trezeguet 24 yaşında kendini kanıtlamaya çalışıyor. Bir takımda muhakkak tecrübeli oyuncu olur ama takımın iskeletini yaşlı oyuncular üzerine kuramazsınız. Takımın temposu çok düşer. Bu transfer döneminde sol bek'e Lumor Agbenyenu'yu kiraladılar. Ellerinde hiç sol bek yoktu. Bir de Serdar Gürler'i kiraladılar. Bu ikisi fena transfer değil fakat Göztepe'nin aradığı bu değil. Göztepe önce bir oyun karakteri bulmalı. Göztepe ne oynar, nasıl oynar. Kimin rolü ne. Bunları oturtmalı ve eldeki ıskartaların hepsinden kurtulmalı. Şuursuzca transfer yapmanın da anlamı yok. Göztepe için 18-19 sezonu gitti. Belki kupada bir başarı sağlarlar. Şu an için 19-20 sezonu içinde hedef koyacak bir takım iskeleti yok. Kemal Özdeş'in kalitesinden eminim ama belki de transfer komitesi, scouting bölümüne daha çok yatırım yapmalı. Çünkü şu ana kadar yaptıkları transferlerde bir başarı söz konusu değil. Mehmet Sepil çok profesyonel bir iş adamı. Buradaki yönetimsel eksikliği görüyordur. Eğer hobi olarak kulüp başkanlığı yapıyorsa Göztepe'ye yazık ediyor. Muhakkak profesyonel yönetim kadrosunu oluşturup makina gibi bir sistem takımı kurmalı.
Yeni Malatyaspor ise hareketli bir transfer dönemi geçiren takımlardan. Transferlere geçmeden garip bir olaydan bahsedeyim. Erol Bulut'un istifa kararı ve istifasını geri alması. Tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz ama garip bir durum var ortada. İlk yarıyı çok başarılı geçmiş bir takım. Hatta her anlamda ligin en büyük süprizi olmuş bir takım. İyi transferler yapılmış. Mali açıdan çok başarılı hamleler yapılmış. Sahaiçinde iyi futbol var. Erol Bulut parmakla gösteriliyor. Adil Gevrek herkesin övgüsünü alıyor ve bu mükemmel tabloda bir anda Erol Bulut istifa ettim diyor. Bu çok ilginç bir olay. Yine ne oldu ne bitti bilmiyoruz ama bu olayın ne kadar saçma ve amatör olduğunu görebiliyoruz. Erol Bulut kariyerinin ilk yılında. Neden böyle bir aksiyon alıyor? Yönetim ile anlaşmazlıkların olabilir ama çocuk gibi yarı dönemde istifa ettim ne demek? Çocuk oyunumu bu. Kulüp yöneticisi olsam bu benim için bir kriterdir. Anlaşamadığımız noktada istifa ettim. Ben yatırımımı sana neden emanet edeyim ki. Şu aşamada Erol Bulut'tan ne olursa olsun sezonu sorun çıkarmadan bitirmesini beklerdim. Benzer süreç Tamer Tuna'da olmuştu. Göztepe ile sezon sonunda anlaşmayıp Sivas'a gitti. Sonuçları da gördük. Öyle takım değiştiririm, teklifler geliyor işleri çetrefilli işler. Bir bakmışsın Yılmaz Vural, Mesut Bakkal olmuşsun. Kurduğun takıma sahip çık ve insanları idare et.
Transferlere gelirsek Malatya Sadık'ı Fenerbahçe'ye gönderdi karşılığında Yiğithan'ı bonservisi ile Barış'ı da kiralık getirdi ve 750bin euro para aldı. Sadık'ın kontratı sene sonu bitiyordu. Bu Malatyaspor için mükemmel bir transfer oldu aslında. Boutaib'i de 1.5 milyon euro'ya Mısır'a yolladılar. Bunlar güzel transferler. Mustafa Akbaş'ı bonservissiz savunmaya getirmiş, Robin Yalçın savunma/ortasaha bu da iyi transfer. Bifouma bonservissiz gelmiş ve Kamara kiralık gelmiş. Hücum hattında Guilherme, Aleksic, Adem Büyük, Eren Tozlu, Ömer Şişmanoğlu, Dia, Perreira, Barış Alıcı, Bifouma ve Kamara var. Şimdi bu oyunculardan bazılarının hiç katkı sağlamadığını veya kötü oyuncu olduğunu iddia edebilirsiniz ama bu oyunculara maaş ödediğiniz gerçeğini değiştirmiyor. Şu anda Malatyaspor'da ileri 4'lü pozisyonu için 10 adam var. Guilherme ve Aleksic banko oynuyor. Adem'i kestin Bifouma'yı koydun forvete de Kamarayı koydun. O zaman geri kalan 6 adama neden ihtiyaç var. Ömer'den katkı almayacaksan niye ilk baştan takıma alıyorsun. Barış'ı oynatmayacaksan niye kiraladın? Şampiyonluk adayı olmayan takımların geniş kadrolar kurması lüks açıkçası. Daha disiplinli bir kadro yapılanması gerekiyor. 4 pozisyon için maximum ama maximum 8 adam. En iyi senaryoda da 6 adam gerekiyor. İdeali de 7 adam. forveti 1 adamla yedekle. forvet arkası 3'lüyü 2 adamla yedekle.
Yine de adam fazlalığını eleştirsem de Yeni Malatyaspor transfer sürecini iyi geçen takımlar arasında. Kadro sürekliliği konusunda sıkıntıları mevcut. Guilherme bu sezon kiralık. Aleksic 1 sezon daha burada. Oyuncu yaş ortalamaları yüksek ama takım olmayı başarabilmiş bir takım var. Eğer Erol Bulut ile uyum içinde devam ederlerse ve mali durumlarına dikkat ederlerse ligde uzun soluklu ve başarılı bir takım olarak var olabilirler. Son olarak takım seyirci ortalaması düşük. Demek ki Malatya halkı bu kadar başarılı bir takımı hak etmiyor. Erzurumspor -20 derecede stadı doldururken, Sakaryaspor, Kocaelispor 2. ligde, 3. ligde stadlarını doldururken Malatya süperlig 3.sü olduğu yerde stadı dolduramıyor. O zaman da konuştuğumuz hiçbirşeyin anlamı yok. Taraftar desteği yoksa süreklilik zaten olmaz.
güzel bir yazı.
YanıtlaSilTeşekkür ederim.
SilFevkalade, Malatya tenkitleri yerinde. Dia kadroya giremiyor, girmesine de imkan yok ama kontratı 1.2 mln eur satılamıyor, 3 yıllık kontratı var. Facia bir transfer ama geçmiş ola.
YanıtlaSil