Yeniden yapılanma, ekonomik zorluklar ve beklentiler

Yeniden yapılanma başlı başına zor bir iş. Gerek taraftarın ne yapmak istediğinizi anlamaması, gerek yersiz beklentilerin getirdiği stres, gerekse yapılanma aşısının tutmaması ve büyük felaketlerin ardarda gelmesi. Ligimizde farklı ölçeklerde yeniden yapılanan üç takım mevcut; Fenerbahçe, Trabzonspor ve Bursaspor.

Üç kulüp arasında görece başarı sağlayan tek kulüp Trabzonspor. Fenerbahçe ve Bursaspor ise düşme korkusunu yaşayan kulüpler arasında. Yeniden yapılanma konusunda en başarısız olanı şüphesiz Fenerbahçe olarak gözükmekte. Fenerbahçe yeniden yapılanma modeli olarak başarıdan ödün vermeden bir geçiş takımı kurmayı denedi. Diğer iki takım ise altyapıya yönelip maliyeti düşük bir takım iskeleti kurmaya çalışmakta. Fenerbahçe hem lig'de tarihinin en kötü sezonunu geçirirken mali açıdan da bir başarı sağlayamadı.

Fenerbahçe'nin tarihi başarısızlığının temelinde aşırı radikal değişimler yattı aslında. Geçen sene başkan Aziz Yıldırım, teknik direktör Aykut Kocaman'dı bu sene ise Ali Koç ve Cocu, Koeman, Yanal. Aziz Yıldırım Fenerbahçe üzerinde öyle bir heyulaydı ki onu kulüpten silmek için kulübün her çalışanının, her temel taşının değiştirilmesi gerekti.. Antrenöründen çalışanına Aziz Yıldırım etkisini silmek gerekiyordu takımdan yoksa Elbe adasından geri dönen Napolyon gibi Aziz Yıldırım'ın geri dönme ihtimali vardı. Şu anda hala var, zaten Fenerbahçe taraftarının Ali Koç'un başarısızlığına görece tepkisiz kalmasının arkasında bu risk bulunuyor. Kimse Aziz Yıldırım'ı istemiyor. 

Tabi büyük değişiklik ve yıkım da sahada başarısızlık getirdi. Peki bu başarısızlığın temel nedeni neydi? Comolli, Cocu, Slimani, Frey, Ali Koç, hangisinde problem var? Bence en büyük sıkıntı geçişin çok radikal olmasıydı. Aykut Kocaman'ın ardından tamamen zıt oyun tarzındaki Cocu'nun getirilmesi ve onun oyun tarzına göre bir takım kurulmaya çalışılması oldu. Cocu genel anlamda hızlı hareketli, maç içinde taktik değiştiren, akışkan bir oyun isteyen bir adam. Neyi yaptı neyi yapamadı ayrı konu ama genel olarak böyle bir takım isterdi. Peki Aykut Kocaman nasıl oynatırdı takımı? Daha sert, defansif, vs. vs. Aykut Kocaman futbolundan geçeceğin futbol Cocu futbolu olmamalıydı belki de. Aykut Kocaman'ın takımda tutulamayacağı aşikardı ama yerine gelen Cocu'da o geçişi sağlayacak adam değildi. 

Fenerbahçe'nin başarısızlığı özel bir durumdu çünkü Fenerbahçe değişimi dinamik olarak yapmak istiyordu hem başarılı olup hem değişmek ve bu değişimi de çok hızlı yapmak istedi. Trabzonspor ve Bursaspor ise çok farklı bir yola gitti, gemileri yakmak.

Trabzonspor sene başında yapamadıklarını sene ortasında yaparak ciddi sempati topladı.  Tekrar tekrar ne yaptıklarını anlatmaya lüzum yok ama şu andaki risklerden bahsedebiliriz. Trabzonspor'un yerlileşme ve altyapıya dönme hareketi birinci aşamada başarılı oldu ve bunun ekmeğini yemeye başladılar. Altyapıdan takıma katılan çocuklar maliyeti düşürdü, taraftarın bazı başarısızlıkları gözardı etmesini sağladı. Ama bunun heyecanı ve romantizmi gerçekleri görmeyi engellememeli. Altyapıdan takıma oyuncu çekmek mükemmel bir şey ama sadece altyapıdan oyuncularla bir takım kurmak çok zor. Trabzonspor'un kadro disiplinini ve oyun yapısını oturtması için ciddi transfere ihtiyacı var. 

Asıl sıkıntı transfer yapılması gerekliliği değil aslında oyuncu gelişimi. Yusuf ve Abdulkadir oyununa ne katıyor? Yusuf 3 sezondur Abdulkadir 2 sezondur neyi geliştirdi? Yusuf üst sınıf bir pasör olabildi mi? Abdulkadir'in şutunda herhangi bir gelişme var mı? Esas sıkıntı burada, bu çocuklar ilk 11 yapacak seviyeye gelmişler bunda şüphe yok ama sonrası bir soru işareti. Eğer Trabzonspor bu çocuklara bir şey katamayacaksa acilen transferlerine izin vermeli. Trabzonspor'a hizmet etmeden gidemez diye bir mantık olmaz. Zaten bonservis bedeli getirerek çok ciddi katkıda bulunacaklar. Trabzonspor'a nefes aldırabilirler. Önümüzdeki senenin yapılanmasında bence en az biri yer almamalı. Yusuf'un önümüzdeki sene kesin transfer yapması gerekiyor. Artık yaşı geçiyor. Cengiz Roma'da harikalar yaratıyor ama Yusuf cam fanusta yüzmeye devam ediyor. Yusuf okyanusa salınmalı.

Yeniden yapılanmanın ve altyapı desteğinin belki de en büyük sıkıntısı bu. Gerçeklik duygusu kayboluyor. Altyapıdan gelen çocuğun gelişimi belli bir aşamaya geliyor ve duruyor. Bu da oyuncunun bir sonraki seviyeye gelmesini engelliyor. Oyuncunun  başarı stresini de kontrollü şekilde yaşaması gerekir. Yapıcı stres olmasa zaten bir sonraki adım atılmaz.

Benzer bir hatayı Bursa'da Samet Aybaba yapıyor. Her fırsatta Ramazan Keskin'i ve Burak Kapacak'ı oynatmaya çalışıyor ama olmuyor tabi sonra 30. dakikada çocuğu çıkartıp Shehu'yu alıyor oyuna ve bunu Bursa için ligin en önemli maçlarından birinde Rize maçında yapıyor. Tamam Bursaspor'un hücum gücü zayıf, tamam takım beklentilerin altında da Samet hoca sende bu seneyi sıkıntısız geçirmenin yoluna bak. Bu sene Bursaspor'un tek yapması gereken lig de kalmak, düşme korkusu yaşamamak. Şu anda senden Ramazan'ı kazan diyen yok. Hele ki şu kadar kritik maçta ne gerek var hocam. 

Bursaspor bu sene yapısal olarak yapması gerekenleri yaptı zaten. Takım maliyetini düşürdü. Belli bir yapı oluşturmaya başladı. kaleci savunma ve defansif orta saha kısmında hiç sıkıntıları yok. sıkıntıları da çok bariz; hücum gücü sıfıra yakın. Önümüzdeki sene yapacakları şey de belli; hücum hattına en az 2 oyuncu oturtmak. Bu sene yapmaları gereken de belli, ligde kalmak, düşme korkusu yaşamamak. Bu sene Ramazan'ı Burak Kapacak'ı ilk 11' monte temek gibi bir misyonları yok. Eğer üst üste 2 galibiyet alırlarsa zaten misyonlarını tamamlayacaklar daha fazlasını yapmalarına gerek yok. Bursaspor kadar yapılanmada net eksikleri olan takım yok. Bu iyi bir şey. Genelde en büyük sorun problem tespitidir ve Bursaspor'un problemleri çok çok net. Eğer bu seneyi sağ salim bitirirseler önümüzdeki sene çok daha sağlam bir takımla devam edecekler.

Yeniden yapılanmadaki en büyük sıkıntı taraftar beklentisi ve baskısı. Taraftar çoğu zaman yapıcı olmaktan çok uzak. Bu konuda Trabzonspor ve Fenerbahçe seyircileri başarılı iken Bursaspor taraftarı sınıfta kaldı. Zaten ciddi sıkıntıları olan takımı bir de taraftar baskısı altına attılar. Bunun sebebini de anlayabiliyorum. Mevcut yönetimin bundan önceki sezonlarda yaptığı hatalar üst üste bindi ve şu andaki takım bunun cezasını çekiyor. Bursaspor şunu fark etmeli, geçen senelerde kurulan takımlarla bu seneki takımın alakası yok. İlk defa Bursaspor ciddi bir planla geliyor. Şu anda Bursaspor iyi bir yapılanmanın doğum sancılarını çekiyor. Çocuk daha doğmadı bu sene sonunda doğacak. Eğer bu süreçte takıma destek olmazlarsa çocuk ölü doğacak.

Yorumlar